Çini, sır altı tekniği ile gerçekleştirilen “geleneksel Türk seramiğidir”. İlk Çini örnekleri 13. Yüzyılda ortaya çıkmış, 16. Yüzyılda da altın çağlarını yaşamıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nun sanata gösterdiği hassasiyet ile Çini bir saray sanatı niteliğine bürünmüştür.

TurquArt’ı diğer çinilerden ayıran en önemli özellik, içerdiği yüksek kuvars sayesinde (%80-85), sıcağa, soğuğa ve rutubete karşı dayanıklı olması, geleneksel Türk motiflerinin kullanılması, kendine özgü parlak, şeffaf ve canlı renkleridir. Desenler, bir çeşit ince cam tabakası olan sırrın altında bulunduğu için, canlılığını yüzyıllar boyu koruyabilmektedir. Dünyanın çeşitli müzelerinde, özel koleksiyonlarda ya da camii ve kiliselerde bulunan çiniler, bugün yapılmış gibi özelliklerini korumaktadır.

Bugüne kadar kuvars altyapılı çiniyi tekrar canlandırmaya yönelik birçok çaba ortaya konmuş ancak artistik çalışmalar dışında istikrarlı bir üretim elde edilememiştir. Nihayet TurquArt, tüm bu özellikleriyle istikrarlı ve kaliteli bir üretim sergilemektedir.

TurquArt, Türk Çini sanatının başarılı bir temsilcisidir ve geleceğin antikalarını üretme iddiasını taşımaktadır.